Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

Prof. Dr. Mehmet Mihmanlı obeziteyi anlattı

Profesör Doktor Mehmet Mihmanlı, obezite ile ilgili olarak Keşan Postası’ndan Olay Tan’a özel açıklamada bulundu. Keşan Postası (EDİREN İGFA …

Profesör Doktor Mehmet Mihmanlı,

Profesör Doktor Mehmet Mihmanlı, obezite ile ilgili olarak Keşan Postası’ndan Olay Tan’a özel açıklamada bulundu.

Keşan Postası (EDİREN İGFA)- “Obezite çağımızın en önemli hastalığıdır. Obezite kanserden daha tehlikeli bir hastalık haline geldi. Kendisi de obezite de aslında bazı kanserlere de yol açıyor” diyen Profesör Doktor Mehmet Mihmanlı, “örneğin meme kanseri, kadınların yumurtalıklarında kalın bağırsak kanseri obezite olanlardan daha sıklıkla görülüyor. Yani zayıf hastalara göre şişman hastaların oranı 5 kat fazla. Bu hem kanser hastalığının kendi kötülüğünü hem de şişman hastalardaki direnci de ortaya kattığınızda şişmanlık başlı başına bir sorun olmaya devam ediyor” dedi.

“OBEZİTE BİR ESTETİK PROBLEMİ DEĞİL”

Mihmanlı, “Obezite bir estetik problem değil, toplumda böyle algılanıyor. Obezite bir hastalık. Bunu böyle değerlendirmek gerekiyor. Obezite başka hangi hastalıklara yol açıyor. Karaciğer yağlanmasına ve siroza yol açıyor. Gelecek dönemde alkollü sirozluların oranını geçecek şişmanlığa bağlı sirozlar. Obezite Horlamaya, gece nefes tutulması dediğimiz snıp atma, hastanın nefesleri durur derin bir nefesle uyanır. Aslında o kısa sürede ölmüştür öyle değerlendirmek lazım. Nefes alamıyor yani o anda 40-45 saniye nefes alamıyor. Şişman hastaların dizlerinde eklem hastalıkları oluşuyor. Diz ağrılarına yol açıyor ve diz ameliyatlarına gitmek zorunda kalıyorlar. Metabolik sendrom dediğimiz esas belli başlı iki hastalığa yol açıyor ki hem ekonomiyi çok etkiliyor hem de hastaların sağlığını. Birincisi şeker hastalığı, ikincisi tansiyon hastalığı. Ciddi bir yük getiriyor ülkeye ve sağlık problemi getiriyor insanlara.

Hipertansiyon ve diyabet obezite ile ilişkili. İnsanlar mevcut kilolarının yüzde onunu bile verseler tansiyonları normale döner. Biz şişman deyince herkesi aynı kefeye mi koyalım. Biz obeziteyi dört evrede inceliyoruz. Birinci obezite tip 1 diyoruz, bizim halk arasında balık eti dediğimiz vücut kitle indeksi 30 olan hastalar, tip 2 diyoruz , tip 3 ve tip 4 diyoruz. İp 4’e geldiği zaman buna artık morbit obezite yani ölümcül obezite ismini veriyoruz. Bunları sınıflandırırken hastaların klilosunu boylarının karesine bölerek bir endeks elde ediyoruz ve buna vücut kitle endeksi diyoruz. Vücut kitle endeksi 40’ın üzerinde ise morbit obezite, düşük kitle endeksi 35 ile 40’ın arasında ise Tip 2 obezite 30 ile 35 arasında ise Tip 1 obezite diyoruz. Vücut endeksi 35’ten sonra başlıyor hastalıklara yol açmaya. Tansiyon, şeker hastalığına, kadınlarda kısırlığa yol açıyor. En az 10 hastam var obezitesini tedavi ettikten sonra çocuk sahibi olan.” ifadelerini kullandı.